Uzun zamandır yazmamışım. Doğal olarak bombok yerlere gitmişim, oralarda buldum kendimi. Yok tekrar depresif, melankoli halleri, “uykum var ya” mottosu ile takılmıyorum. Sağlıklıyım. En azından sağlıklı olduğuma inanıyorum. Öyle hissediyorum bir nebze. Neden yazmıyorum sebebi ise aslında yoğunluktan biraz. Biraz da depresif hallerden kurtulmak için uğraştığım çabalardan.
Önce çabaları anlatayım. Kış geliyor soğuk olacak diye hanıma, “parke yaptıralım biraz sıcak tutar” deyip mevzuya girdim. Anam bir o kadar güzel bir o kadar da bok işlermiş bunlar. İnsan sıkıntı çekiyor ama sonunda gerçekten kendini iyi hissediyor. Neyse parke yaptıralım derken, tavana köpük, yeni tv sehpası, duvara raf, lambaya avize falan derken kendimi epey yormuşum ben. Ha bu kadar şey anlattım ama para mevzusu da öyle çok gitmedi. Dur bakayım biraz hesap yapayım.
Parke – 650 TL.
Köpük – 400 TL.
Tv Sehpası – 150 TL.
Raf – 40 TL.
Avize – Bedava
Şöyle yürüdü bu mevzular kısaca. armut.com sitesine parke için teklif verin diye yazdım. Bir kaç kişi aradı 22 – 25 TL arası m2 fiyatı veren oldu. Bizim akraba var ucuza yapar dedim. En pahalısını o söyledi. (Marka/Model olarak) Yaptırmazsam da ayıp olur, 100 – 200 tl veririm fazladan, o da benden çıksın diye düşünüyordum ki, normalde bunu diyenin satıcı olması gerekmez mi yahu dedim. Bu ayrı bir yazı konusu aslında ki yazarım. Bir başka parkeci arkadaşa gittim, 23 TL. m2 fiyat verdikleri marka modeli 21 TL’ye yaptırdım. 17 TL. köpük fiyatı vermişlerdi, ben 10 TL.’ye yaptırdım. Neyse sonra gaza geldim ben tv ünitesi falan aldım. Normalde 400 TL.’ye falan geliyodu bunlar, yok indirim kodu yok kampanya falan derken 190 TL’ye falan satın aldım. Avizeleri de bir arkadaş verdi. Öyle az para ile çok iş yaptık yani. Şimdi düşündüm de biraz da beleşçi olmuşum ben.
Ev ile uğraşmak aslında gerçekten keyif veriyormuş. Şimdi koltuk takımı, halı ve perde eksiklerim var. Eksik dediğim evde yok değil, hatta hepsi yeni sanırım. İşte menapoz teyzeler gibi bunlarla uğraşmak bana zevk veriyor. Hafta sonu da bir kaç mobilyacı falan bakarım, maddi durum elverirse alır, elvermezse de artık yaza bırakıp, dekorasyon işlerine son veririm.
Aslında mevzu bu değil, bizim yoğun olmamızdı. Sistemi değiştiriyoruz şirkette. Whmcs, cpanel, plesk falan mevzularına girdik. Cpanelin Freebsd desteği yok. Bu sebeple artık bende Centos kullanmak zorunda kalıyorum. Doğal olarak da linux dağıtımlarına çok hakim değilim. İşte bu sebeple artık, cpanel+plesk+centos üçgeninde yazılar yazacağım. Özellikle de Windows 2012 konusunda yazılar yazmayı planlıyorum. Zira 2012 kullanan sayısı az ve kaynak yok gibi. Metro görünüm yüzünden de alışkanlıklar epey bir değişmiş durumda. Misal uzak masaüstü yapmayı gösteren bir döküman yok neredeyse. İş buradan yürüyorum artık.
Selametle.